Edat (İlgeç)
Edat (İlgeç)
Tek başlarına anlamları olmayan ama cümle içerisindeki diğer sözcüklerle anlam kazanan sözcüklere “edat (ilgeç)” denir.
-
Edatlar, cümle içerisinde diğer sözcüklerle ilgi kurup anlam kazandığı için ilgeç olarak da adladırılabilirler.
-
“gibi, kadar, için, mi, üzere, ile, dolayı, ötürü, yalnız, ancak, tek, sanki, başka, -e doğru, - e karşı” en çok kullanılan edatlardır.
Başlıca Edatlar ve Kullanım Alanları
“Gibi” Edatı
Cümleye “eşitlik, benzerlik, hemen, olasılık” gibi anlamlar katar.
-
“Denizin mavisi, gökyüzü gibi sakin ve engin.” (Benzerlik)
-
Babası gibi o da çok çalışkan. (Eşitlik)
-
Odasına girdiği gibi bilgisayarını açtı. (Hemen)
-
Hava yağmurlu olacak gibi. (Olasılık / Tahmin)
“İle” Edatı
Cümleye “araç, birliktelik, durum, zaman, neden” gibi anlamlar katar.
-
Ankara’ya araba ile gideceğiz. (Araç)
-
Ayşe ile ders çalışmak için toplandık. (Birliktelik)
-
Dışarıya çıkmasıyla yağmur başladı. (Zaman)
-
Rahatlıkla söyleyebilirim ki en çalışkanı sensin. (Durum)
-
Kar yağışının artmasıyla sokak trafiğe kapandı. (Neden)
Not: “İle” cümlelerde kendinden önceki sözcüğe bitişik olarak “-le/-la/-yla/-yle” biçimlerinde de görülebilir.
UYARI: “ile” edatıyla “ile” bağlacı sık sık karıştırılmaktadır. Cümledeki “ile” sözcüğü yerine “ve” bağlacını kullanabiliyorsak “ile” edat değil bağlaçtır.
-
Ankara’ya araba ile gideceğiz. (Araç)
-
Ayşe ile ders çalışmak için toplandık. (Birliktelik)
-
Dışarıya çıkmasıyla yağmur başladı. (Zaman)
-
Rahatlıkla söyleyebilirim ki en çalışkanı sensin. (Durum)
-
Kar yağışının artmasıyla sokak trafiğe kapandı. (Neden)
“Kadar” Edatı
Cümleye “zaman, yönelme, ölçü, eşitlik, karşıtlık, benzerlik, karşılaştırma, yaklaşıklık, aşırılık” gibi anlamlar katabilir.
-
Sabaha kadar sohbet ettik. (Zaman)
-
Bu işte senin kadar iyiyim. (Eşitlik)
-
Çiçekler ne kadar güzelse hava da o kadar kötü. (Karşıtlık)
-
Seni o kadar çok seviyorum ki… (Aşırılık)
-
Cennet kadar güzel bir ülkede yaşıyoruz. (Benzerlik)
-
Yüz kadar sayfayı dün akşam okudum. (Yaklaşıklık)
-
Senin bu işi öğrenmen benim kadar kolay olmayacak. (Karşılaştırma)
-
Prensesler kadar güzelsin. (Benzerlik)
“İçin” Edatı
Cümleye “amaç, sebep, ve özgülük” gibi anlam ilgileri kurar..
-
Çalışmak için geldi. (Amaç)
-
Dışarı çıktığı için hasta oldu. (Neden)
-
Bunca emek hep çocuklarımız için. (Özgülük)
-
Bu araba tam senin için. (Görelik ilgisi - sana göre)
-
Bir saat için bu trafik çekilmez. (Süre ilgisi)
-
Onun için çok dürüsttür, diyorlar. (Hakkında)
“Mi” Edatı
Cümlede “soru, pekiştirme, koşul, zaman” gibi değişik anlam ilgileri kurabilir.
-
Seninle birlikte gelmeyi kabul etti mi? (Soru)
-
Onun arabası var. Güzel mi güzel. (Pekiştirme)
-
Maç başladı mı haber ver. (Zaman)
“Üzere” Edatı
Cümleye “amaç, koşul” anlamı katabilir. “İçin” edatı yerine kullanarak çeşitli anlam ilgileri kurabilir. "-mek üzere, -dığı üzere, -ceği üzere" şeklinde kullanılır.
-
Sınavı kazanmak üzere kursa başladı. (Amaç)
-
Geri vermek üzere kitabımı alabilirsin. (Koşul)
-
Biraz daha bekleyelim, gelmek üzere. (Yaklaşıklık, neredeyse)
-
Bilindiği üzere ben daha başarılıyım.
“Dolayı, Ötürü” Edatı
Cümleye “neden” anlamı katmaktadır.
-
Başarından dolayı seni tebrik ederim. (Neden)
-
Gittiğinden ötürü olanları kaçırdın. (Neden)
“Diye” Edatı
Cümleye “neden, amaç” ilgisi katar.
-
Başarılı olsun diye bu kadar çalışıyor. (Amaç)
-
Sıkı giyinmedi diye hasta oldu. (Neden)
“Değil” Edatı
Cümleye “olumsuzluk” anlamı katar.
-
Üzerindeki hiç güzel değil.
“Yalnız, Bir, Tek, Sadece” Edatları
Bu sözcükler kullanıldıklara yere göre edat olmaktadır. “Yalnız, Bir, Tek” sözcükleri “sadece” diğer edatlardan farklı olarak bu edatlar tek başlarına da kullanılabilmektedir.
-
Burada yalnız o kalabilir. (Sadece)
-
Beni tek sen anlarsın. (Sadece)
-
Bir seni sevdim. (Sadece)
-
Bana sadece bir dakika ver.
UYARI: “Yalnız” sözcüğü “ama, fakat” kelimeleri yerine kullanılıyorsa edat değil bağlaçtır.
-
Geldik yalnız seni bulamadık. ⇔ Geldik fakat seni bulamadık. (Bağlaç)
“Beri” Edatı
Cümleye “zaman” anlamı katmaktadır. “-den beri” şeklinde kullanılır.
-
Gittiğinden beri hiçbir değişiklik olmadı. (Zaman)
-
Yıllardan beri buralara uğramadı. (Zaman)
“Göre” Edatı
Cümleye “görelilik, karşılaştırma, orantı kurma” anlamı verir. “-e göre” şeklinde kullanılır.
-
Gönlüme göre bir ev bulamadım. (Görelilik)
-
Geçmişe göre daha çok çalışmaya başladım. (Karşılaştırma)
-
Kolları boyuna göre çok daha uzundu. (Orantı kurma)
“Karşı” Edatı
Cümleye “yönelme, zaman” anlamı katar. “-e karşı” şeklinde kullanılır.
-
Sabaha karşı su içmek için uyandım. (Zaman)
-
Denize karşı oturup biraz nefes aldım. (Yönelme)
UYARI: “Karşı” sözcüğü “-e karşı” şeklinde kullanılmıyorsa edat olmaz. Ad ya da sıfat görevindedir.
-
Karşı daireye taşınacağız. (Sıfat)
-
Ben karşının taksiyim. (Ad)
“Başka” Edatı
Cümleye “dışında, ayrıca” anlamı katar. “-den başka” şeklinde kullanılır.
-
Senden başka kimse gelmedi. (dışında)
-
Evinden başka bir de yazlığı var. (Ayrıca)
UYARI: “Başka” kelimesi “-den başka” olarak kullanılmıyorsa edat değildir. “Başka” sözcüğü kullanım amacına göre ad, zamir ya da sıfat olabilir.
-
Başka bir araba almayı düşünüyorum. (Sıfat)
-
Başkaları da bize katılacak mı? (Zamir)